Yeşilçam’ın Birbirinden Zalım On Sekiz Yakışıklı Kötüsü
Sinemamızın bir jön kadar yakışıklı olmasına rağmen asla jön
olamamış birbirinden yakışıklı kötülerine değineceğim bu haftaki yazımda kötü
adamların çoğunlukla Avrupai tip olması da sosyolojik bir vaka gibi.
Cem Erman
Aşırı sevimli olabilme potansiyeline sahip bir yüzü olan Cem
bey, adeta bir jokermişçesine bu baby face yüzü sinsi psikopat bir gülüşle
taçlandırıp filmin kötü adamına dönüşüveriyor. Herkes onu Kemal Sunal’ın Yüz
Numaralı Adam filmindeki reklam sektörünü sahtekar yüzünü gösteren zalım patron
Can bey olarak tanısa da Özleyiş filmindeki takıntılı psikopat Tarık
karakteriyle bu listeye zirveden girmeyi hak ediyor.
Önder Somer
Yeşilçam’ın yakışıklı kötü adamı olarak nam salan Önder
Somer, tartışmasız birçok kadının çocukluk aşkı olma konusunda Tarık Akan’la
kapışabilir. Ahenkle dans eden briyantinli sarı saçları ve renkli gözleriyle
yurdum genç kızlarının beyaz atlı prensi olma potansiyeline sahip Önder bey,
beyefendi tavırlarıyla etkisine aldığı esas kızımızı tatlı ama yalan sözleriyle
kandırırdı. Sana Layık Değilim filminde Yeşilçam’ın sultanı Türkan Şoray’ı bile
ağına düşürecek bir potansiyeli olduğunu söyleyip yakışıklılığının ekmeğini
sağlam yediğini de bildirelim.
Muzaffer Tema
Türk Sinemasının tiyatrallıktan kurtulup sinemasal boyuta
geçtiği ellilerde Ayhan Işık ve Gülistan Güzey’li Kanun Namına filminde evli
kadına hallenecek kadar ırz düşmanı bir karaktere can vererek sinemanın namlı
kötülerinden olacağının sinyallerini veren Muzaffer Tema, iyi bir karakter oyuncusuydu.
Güçlü çene yapısı ve karakteristik yüz hatlarıyla listenin baby face olmayan
yakışıklılarından olan Tema’nın, Cary Grant’a olan benzerliğiyle şansını
Hollywood’da deneyip Ay’a çıkmalı bir bilimkurgu filminde astronot olmuşluğu
bile vardı. Hele Zeynep Değirmencioğlu’yla oynadığı Macera Yolu filmindeki
psikopat katil rolü var ki, onunla unutulmazlar arasına giriyor.
Kamran Usluer
Açık mavi gözleriyle baktığını hipnotize eden Kamran Usluer,
sinemamızın en yakışıklı kötülerinden. Üstelik çokta başarılı bir karakter
oyuncusu. Eşkıya filminde Keje aşkıyla arkadaşı Baran’ı satan Berfo’ya hayat
vererek zaten listemize yıldızlı pekiyi ile girmeye hak kazansa da Düğün ve
Alın Yazısı filmindeki performansı da vay zalım dedirtecek cinsten.
Hüseyin Peyda
Mezarımı Taştan Oyun filmiyle sinemamıza damgasını vuran
Hüseyin Peyda, sinemamızın nevi şahsına münhasır kötülerindendir. Donuk mavi
gözleriyle ve güçlü çene yapısıyla dikkat çeken kötü adamımız Peyda, tam bir
sinema aşığı. Oyunculuğunun yanında senaristlik, yönetmenlik ve yapımcılık da yapan Hüseyin bey, yetmişlerde Cüneyt abimize seksenlerde ise arabeskçi tayfaya
özellikle de Ferdi’ye çok çektirmişti.
Hüseyin Baradan
Son dönem sosyal medyada Stalin’in gençliğine aşırı
benzemesiyle dikkat çeken Hüseyin Baradan, Yeşilçam’ımızın yakışıklı
kötülerinden. Filmlerde izlerken en fazla eli yüzü düzgün klasmanında
sanılmasının sebebi mimiklerine dizgin vurmamasından ve çoğunlukla pespaye
kıyafetlerle görülmesinden kaynaklanıyor. Suzan Avcı’yla kötülük ekürisi olan
Hüseyin bey, üstteki resminden de anlaşılacağı üzere gayet yakışıklı ve
fotojenik.
Ekrem Gökkaya
Genellikle yan rollerde çoğunlukla da mafya üyesi olarak
hatırlanan Ekrem Gökkaya, üstteki sakal bıyık formunun en yakıştığı isimlerden.
Kült filmimiz Şeytan’da içine şeytan giren minik yavrucak Gül’ün güzel annesine
yürüyen Ekrem karakteriyle sabi sübyanı sinir edip Erol Taş kahkahaları atacak
kadar aşmış bir zalımdı. Natuk Baytan dönemi Kemal Sunal filmlerinde de kendine
yer edinmeyi başaran Ekrem bey, Sahte Kabadayı filminde Muhtar tarafından Baba’yı
öldürsün diye tutulan kiralık katile de can vermişti.
Kuzey Vargın
Sinemamızın ele avuca sığmayan yakışıklı kötüsü Kuzey Vargın
sinemaya başladığı ilk yıllarda yakışıklılığının hatırına jön olsa da
yetmişlerde esaslı kötülerden olmuş. Jön olduğu dönemde bile haşin ve gaddarlığıyla
dikkat çeken Vargın, Salih Güney’le oynadığı Yasak Sokaklar filminde kızlar
parasız erkeğe bakmıyor diye suça bulaşıyor. Çalıntı para ve arabayla tavladığı
güzel genç kıza (Devlet Devrim) kötü davranıyor hatta ölümüne neden oluyor. Başkarakter
olduğu Şehvetin Esiriyiz filminde ise o kadar haşin ve asabi bir genç ki,
sevgilisi Ajda’ya yemek masasında bağırıp, kızın kolunu koparacakmış gibi çekiştiriyor. Bir de Filiz Akın’la oynadığı Seni Sevmek Kaderim filmi var ki
aman Allah’ım dedirtecek cinsten. Sinema tarihimizin en tehlikeli friendzone’sine
can verdiği filmde cinayet üzerine cinayet işliyor.
Kenan Pars
Sinemanın beyaz saçlı yakışıklısı Kenan Pars her daim kötü
olmayı başarıyordu. İki sevgilinin arasına girmek olsun, kızını fakir gence
vermemek olsun her türlü Yeşilçam katakullisinin altına gönül rahatlığıyla
imzasını atan bir zalımdı. Hele hele Cüneyt abimizin epik filmleri Kara Murat,
Battal Gazi, Malkoçoğlu serilerinde canlandırdığı psikopat Bizans İmparatoru
rolü var ki unutmak ne mümkün?
İstemi Betil
Yeni neslin aklına Laz Ziya karakteriyle kazınsa da başarılı
bir tiyatrocu olan İstemi Betil, Yeşilçam’ın en zalım kötülerindendi. İran
filmi Gheisar’dan uyarlama olan Alın Yazısı ve Tanrı Misafiri filmlerindeki
sadist kötü karakterleriyle listeye girmeye hak kazandı. Gençken yakışıklı
tanımına uyan ve kesinlikle farklı bir tipi olan İstemi Betil, adeta kötü adam
olmak için doğmuş gibi. Üstte bahsettiğim iki filmde toplasan on dakika görünmesine
rağmen kötülüğüyle akılda kalmayı başarıyor. Özellikle Tanrı Misafiri filminde
babalar günü kutlanmayacak babalardan olduğunu ispatlamış durumda.
Nihat Ziyalan
Uzun, ahenkle dans eden siyah saçları ve favorisiyle Yeşilçam’ın
aranan kötülerinden olan Nihat Ziyalan sinemamıza Hülya Koçyiğit’in belalısı
olarak imzasını atmıştır. Beraber rol aldıkları her filmde itinayla Hülya’ya
yürüyen hatta koşan Nihat bey, asla Hülya’dan yüz bulamazdı. Aslında yakışıklı
ve endamlı bir adam olan Nihat beyin, Hülya’ya ulaşmasındaki tek engel filmde bi
adet yakışıklılık abidesi Ediz Hun olması değildi elbet. Her daim gözlerini
ele geçirmişçesine gözbebeklerine yerleşen sinsi bakışları ve tekinsiz gülüşü üstüne
bir de kadına 404 gibi yapışması Hülya’yı irite etmesin de ne yapsın?
Turgut Özatay
Kemal Sunal’lı Natuk Baytan filmlerinin aranan kötüsü Turgut
Özatay’ı seksenlerdeki dalavereci köy ağası, iflah olmaz tefeci ya da mafya
babası rolleriyle hatırlasak da altmışlarda bildiğin yakışıklı hatta bayağı
bayağı yakışıklı adammış. Ama kötü adamlık gömleğini en başından beri giymeyi
de ihmal etmemiş. Özellikle Belgin Doruk’la oynadığı Aşk ve Kin filmindeki
hastalıklı koca karakteriyle kötülüğün zirvesi olmuş durumda.
Cevdet Arıkan
Hain Suphi karakteriyle hatırlanan yakışıklı oyuncunun sinema
ömrü neden bu kadar yan rolde kaldı ya da kısa oldu anlaşılmıyor. Tosun Paşa
filminde Müjde Ar’ın favorisi olacak kadar yakışıklı olan Cevdet bey, neden
figüranlıktan öteye geçememiş anlamak mümkün değil. Aile Şerefi’nde Oktay’ın
züppe arkadaşlarından birini canlandırıp Zeynep’in kaçırılmasına yardım ediyordu.
Neşeli Günler’de ise iki kardeşi aynı anda idare eden manikürcü Mehtap’ın ağır
abi sevgisiydi ve kızın gerçek yüzünü öğrenince pastanede sevgilisini
tokatlamaktan çekinmeyecek kadar ayıydı.
Nuri Alço
Sinemaya girdiği ilk dönem baby faceliğinin zirvesinde olan
ve delikanlı bir karaktere can veren Nuri Alço’ya ne olmuş da seksenlerin Emrah
serilerinde Emrah’ın annesine göz koyan amcasına dönüşmüş anlamak mümkün
değil. Kadınların içkisine, gazozuna
ilaç atmayı hobi edinen Nuri beyin geçmişten günümüze geçirdiği tek değişim bıyık
bırakması. Acaba sorun bıraktığı sarı bıyıklarında mı? Yahu resmen kolejin
yakışıklı çocuğu görünümündeki adam ülkenin bir numaralı ırz düşmanı ekolüne
dönüşmüş, kadınları gazozdan korkutan oluşum olmuş. Bu nasıl mümkün olmuş yahu?
Eray Özbal
Joaquin Phoenix gibi adam seksenlerin en kötülerinden olmayı
başarmış. Arabeskçilerin sinemaya adım attığı bol acıklı, yanık filmlerin
çekildiği dönemlerde pişmiş kelle sırıtışı ve sinsi bakışlarıyla kadınların
nefret ettiği figürlerin başında gelen Eray Özbal, Nuri Alço ve Tecavüzcü Coşkun’la
beraber sinemamızın en itici üçlüsüydü. Kadınlarda Oya Aydoğan erkeklerde Ferdi
Tayfur’a çok çektiren Eray bey, özellikle Zavallılar filminde Oya’nın temizliğe
gittiği zengin evin, yılışık oğlu rolüyle akıllara kazınmıştı. Evli barklı
kadını ayartabilmek için maymunun önüne kuruyemiş atar gibi Oya ablanın önüne
altın kolye, bilezik neyim atıyordu.
Selçuk Özer
Yüzünden sinsilik akan, yılan gözlü kötü ekolünün Cem Erman
ve Eray Özbal’la beraber üçüncü halkası olan Selçuk Özer özellikle seksen
dönemindeki ırz düşmanı rolleriyle hatırlanıyor. Serpil Çakmaklı ve Sevtap
Parman’a çok çektiren hatta sürüm sürüm süründüren Selçuk beyin sinsi de olsa
yakışıklı olduğu bir gerçek.
Faruk Peker
Subhanallah kardeş ibretlik denecek cinsten bir kötü olan
Faruk Peker, Yeşilçam’ın en kötü yakışıklılarından. Genellikle ırz düşmanı, namussuz
karakterlerine can veren Peker, aradan geçen uzun yıllara rağmen hala birçok
kadına korku salacak kadar akıllara kazınmış bir kötü. İffet filmindeki ırz
düşmanı Cemil karakterini herkes bilse de Afrodit’le oynadığı İlişki filmindeki
intikam sahnesiyle ne cins bir hasta olduğunu tüm sinemaseverlere kanıtlıyor. Issız
bir adaya götürdüğü Afrodit’i anadan üryan suya salan Faruk, o nasıl bir
zalımlıktır? Kadını rezil edeyim diye elini kolunu bağlamışsın ya suya düşüp
boğulsa? İntikam diye katil olacak hırsından zalım.
Salih Güney
Sinemamızın tartışmasız en yakışıklılarından olan Salih
Güney, kötülük konusunda da uzman bir isimdi. Zira sinemamızın ilk Behlül’üydü
o. Bihter’e yaptıkları, Nihal’e yaptıklarını geçtim onu yetiştiren amcasına
yaptığı nankörlükle kedileri bile nankörlük klasmanında geride bırakmıştı. Bir de
Funda filmindeki iki sevgiliyi ayırmaya çalışan Süha karakteri var ki, o da ayrı
ibretlik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder