Yeşilçam’daki Erotik Furya Döneminde Allah’ın Verdiğini
Kuldan Saklamayıp Seksi Vücudunu Fütursuzca Sergileyen 14 Erkek Oyuncu
70’lerin karanlık
çağı olarak adlandırılan ve Yeşilçam’ı bitirmekle suçlanan Erotik furya dönemi
1974’te yönetmen Oksal Pekmezoğlu’nun İtalyan oyuncu Lando Buzzanca’nın “Erkek
Dediğin Böyle Olur” serisinden kopyalayarak çektiği “Beş Tavuk Bir Horoz”
filmiyle başlıyor.
Sinemanın darboğaza
girdiği, filmlerin izlenmediği dönemde aç kalmamak için pek çok oyuncu ve
yönetmenin başvurduğu bu filmlerin kadın erkek fark etmez filmlerde oynayan pek
çok oyuncu için iftihar kaynağı olduğu söylenemez. Hatta pek çok yönetmen bu
filmleri çekerken sahte isim kullanmış. Öyle ki bu filmlerde oynayan Dilber Ay,
Yeşilçam’ın utanç dönemi sayılan bu furya filmler 80 darbesi ile son bulunca
“Teşekkürler, 80 darbesi!” bile demiş. Artık bu laftan sonra siz düşünün bu
filmlerin oyuncular için ne kadar utanç verici olduğunu.
Öte yandan bir
röportajını okuduğum Arzu Okay, bu filmlerden hepimiz ekmek yedik. Evet, sanat
kaygısı olan filmler değildi, ticari amaçla çekilmiş sinemasal estetikten
yoksun filmlerdi. Ama bu filmler neden bizim üzerimize kaldı? Neden aynı
filmlerde oynayan erkek oyuncuların, senarist, kameraman ve yönetmenlerin adı
hiç anılmıyor? Bu filmlerin günah keçileri neden kadınlar, bu furyada oynayan
kadınlar daha sonra başka iş bulamadı. İyi filmlerde de oynayamadı ama erkek oyuncular
işlerine devam edip ödül bile aldılar diye oynayan erkekler için bile utanç
kaynağı olan filmlerin kadınlarla anılmasının adil olmadığını söylüyor.
Haksız da sayılmaz, günümüzde bile porno sektöründe oynayan
oyuncuların sektör dışında bir iş bulmakta zorlandığı düşünülürse 70’ler
şartları için kadınların yaşadığı toplum baskısını düşünmek bile istemiyorum.
Arzu Okay sinemayı bırakıp ticarete atılmak istediğinde iş yeri için dükkan
bulmakta zorlandığını Arzu Okay olduğunu öğrenen dükkan sahiplerinin ya taciz
ettiğini ya da kötü gözle bakıp ona dükkanlarını kiralamak istemediğini
söylüyor.
Evet, maalesef durum
tıpkı Arzu hanımın dediği gibi erotik furyada kabak kadın oyuncuların başına
patlamış durumda. Bu filmlerde oynayıp para kazanan pek çok erkek oyuncu
olmasına rağmen erotik furya sadece kadınlardan ibaret gibi bir algı oluşmuş. O
yüzden bu haftaki yazımda erotik furyanın birbirinden vamp ve seksi erkek
oyuncularına değineceğim.
Bülent Kayabaş
1945 Eskişehir doğumlu olan Bülent Kayabaş aslen tiyatrocudur.
Hem de ödüllü bir tiyatrocu, Filiz Akın’la oynadığı Karateci Kız filmindeki
öldürmeyen Allah öldürmüyor işte tarzı kurşun yiye yiye ölmeyen en son Filiz’e
ayıp olmasın diye kendini yatağa atarak ölen ve dünya sinemasına en kötü ölüm
sahnesiyle giren Bülent bey de 70ler erotik furyanın önemli isimlerinden. İyi
bir tiyatrocu yetenekli bir oyuncu olmasına rağmen neden öyle kötü filmlerde
oynamış diye sormayın. Sebebi tabi ki maddi mevzular. Sinemamızın en
komiklerinden olan Bülent ağabey Necla Fide ile karşılıklı oynadığı hapishane
sahnesinde abazanlık kapımı çaldı deyip çıldırmışsın sen diyen kadına
kadınsızlıktan çıldırdığını söyleyip yes mi diye teklifini yeniler. Yalnız
senaristi tebrik etmek istiyorum, Bülent ağabeyin oyunculuğunu ikonikleştiren o
kült replik bence. Bu arada efsanevi mimikleri ile başarıyla canlandırdığı
oyunculuğuna ek olarak başarılı da bir seslendirme sanatçısıdır. Çocukluğumun
favori çizgi filmi Winnie the Pooh’da hem Winnie hem de Tiger’ı
seslendiriyordu.
Aydemir Akbaş
O filmlerde oynamak istemediğini, ilk defa teklif geldiğinde
küfrettiğini fakat 10 bin daha fazla veririz dediklerinde filmlerde oynamayı
kabul ettiğini söyleyen Aydemir Akbaş, oynadığı filmleri kesinlikle porno
olarak nitelendirmiyor. Ne alakası var pornoyla siz benim oramı buramı gördünüz
mü? Bizim oynadıklarımız erotik içerikli komedilerdi diyor. Önüne milyonlar
serilse de donunu asla çıkarmadığını dile getiren Aydemir Akbaş, filmlerde
efsanevi paçalı donu ile yer edip small beden vücudunu sergilemiştir. Film
afişlerinden komedisini konuşturduğu anlaşılan Aydemir Akbaş, popo dışarı,
göğüs içeri duruşunun sinemamızdaki yılmaz temsilcisiydi. Sinema hayatına ek
olarak fanatik Galatasaraylı olmasıyla hatırlanır. Özgecan Aslan’ın ölümünden
sonra attığı tweetle tepkileri toplayan Nihat Doğan, Galatasaray üyeliğinden
çıkarılınca Aydemir Akbaş’a pornocu deyip hem Aydemir beyi hem de Galatasaray
kulübünü aşağılamak istemiş. Kendisi bu pornocu lafı üzerine sinemada asla
70ler furyası ile var olmadığını 8 filme yönetmenlik yaptığını 33 filmin
senaryosunu kaleme aldığını ( Bu senaryolardan Şaban Pabucu Yarım ve Atla Gel
Şaban Kemal Sunal’la efsaneleşmiş. ), 115 dizi filmde oynadığını söylemiş. Bu cevapla
resmen “Hacettepe Üniversitesini Türkiye 72.’si olarak kazandım onur öğrencisi
olarak mezun oluyorum, 9 farklı dil biliyorum, 12 ülke gezdim, peki ya siz?” demiş.
Hala aktif olarak oyunculuğa devam eden Aydemir Akbaş’ın 68 yılında evlendiği
kendisi gibi tiyatro oyuncusu eşi Beyhan Benek’le hala evli olduğunu da şuraya
iliştirelim.
Ali Poyrazoğlu
2012 den beri UNICEF Türkiye iyi niyet elçisi olan Ali
Poyrazoğlu da 70ler erotik furyanın önemli erkek oyuncularından. Hatta
kendisinin tiyatro ve film işleri o kadar fazlaymış ki hepsine birden
yetişememekten şikayetçiymiş. Beyaz perdede asla kuralı olmayan ve soyunmaktan
çekinmeyen Ali bey Allah’ın verdiğini kuldan neden saklayayım diyerek sırım
gibi vücudunu sergilemekten asla çekinmezmiş. Sevişme konusunda da kuralları
olmayan Ali Poyrazoğlu’nun partneriyle aynı donu paylaşmasından müsrifliğe ne
kadar karşı olduğu da anlaşılıyor doğrusu.
Hadi Çaman
Usta tiyatrocu Hadi Çaman da zamanında herhalde batmamak için
erotik furyaya bulaşmış hatta furyanın en aranan isimlerinden olmuş. O da
kesinlikle asla kuralları olmayan, vücudunu sergilemekten çekinmeyen bir
oyuncuymuş. Alttaki afisten kitap kurdu olduğunu anladığımız Hadi bey yanında
Arzu Okay gibi bir güzellik abidesi olmasına rağmen bile iki satır okumadan
vazgeçmiyor.
İlhan Daner
Aslen Hadi Çaman’ın ekürisi olup erotizmden çok komedisiyle
dikkat çeken tiyatrocu İlhan Daner de Yeşilçam’ın erotik furya döneminin aranan
oyuncularındanmış. Ben aslında kendisini Ali Sururi ve Leman Çıdamlı ile
beraber oynadığı Bülbül Ailesi filmiyle hatırlarım. Başarılı bir komedi
oyuncusu olan İlhan bey film afişlerinde verdiği mimiklerden anlaşıldığına göre
kendisi de bu furyaya neden düştüğünü tam olarak anlayamamış. Galiba onu
kankası Hadi Çaman düşürmüş.
Yılmaz Köksal
Üstte değinmedim ama erotik furya filmlerinin de komedi, western,
aksiyonla süslenmiş versiyonu mevcut. Aydemir Akbaş, İlhan Daner gibi isimler
bu furyada daha çok komedisi ile var olurken Yılmaz Köksal daha çok vurdulu
kırdılı aksiyon erotizm karışımı filmlerde rol almış ve rol arkadaşı da
sektörün önemli vamplarından Feri Cansel.
Tabi bu durum Yılmaz ağabeyin hanımı tarafından pek iyi
karşılanmamış ve yenge Yılmaz ağabeye resmen muhtıra vermiş. Bu vetodan sonra
Yılmaz ağabey de filmlerinde Feri ablayla sadece aşağıdaki afişlerde de
görüldüğü üzere koru beni Feri pozu vermiş.
Tamer Yiğit
Cidden Yeşilçam’ın da erotik furya filmlerin de en
yakışıklılarından olan Tamer Yiğit’te sektörün önemli isimlerindenmiş. Bazen aksiyon
içinde erotizmin olduğu filmleri tercih ederken bazen sadece erotik komedilerde
oynamış. Ünlü oyuncu işadamı ve MHP milletvekili Murat Bayrak’ın kızı Rukiye
Bayrak’la evlenince kayınpederinin hışmına uğrayıp aksiyon filmlerinden beter
bir hayat yaşamış. Dönemin gazetelerinden de öğrenebileceğiniz vakada yolu
kesilip aracına kurşun yağdırılan Tamer Yiğit’in kayınpederi ile olan davası 11
yıl sürmüş. Kayınpederi milletvekili olduğu için dokunulmazlığı sebebiyle ifade
vermeye bile gelmediği için dönemin tüm önemli siyasilerinin kapısını çalan
Tamer Yiğit 80 darbesine kadar çok zor dönem geçirmiş. Darbe olunca kayınpederi
tutuklanmamak için Almanya’ya kaçınca rahat bir nefes alan ünlü oyuncu o
dönemde hiçbir yapımcının arkasında durmak şöyle dursun bu adamı kayınpederi
öldürür de film yarım kalır korkusuyla ona iş bile teklif etmediğini tüm
röportajlarında dile getirmiş. Kendisi de tıpkı Aydemir Akbaş gibi oynadığı
filmlerin porno değil erotik içerikli filmler olduğunu ve bu filmlerin
yapımcıların diğer işleri için para kaynağı olduğunu dile getirmiş.
Behçet Nacar
İstanbul Erkek Sanat Lisesi mezunu olan Behçet Nacar sinemaya
60larda figüran olarak girmiş ve Yeşilçam’ın önemli kötü adamlarından biri
olmuştur. 70’ler erotik furyasına Behçet serisi ile damgasını vurmuştur. Parçala
Behçet, Ustura Behçet gibi isimlerden anlaşılacağı üzere kendisi salt erotizm
değil aksiyon erotizm karışımı filmlerde rol almıştır. Öyle ki Türk sinemasında
ilk araba patlatma sahnesini Behçet ağabey gerçekleştirmiştir. Sinemamızın
avantür film üstadı yönetmenlerinden Yılmaz Atadeniz’in kadrolu oyuncusu İrfan
Atasoy ile yollarını ayırınca sarıldığı can simidi olan Behçet Nacar, Yılmaz
Atadeniz filmlerinin uzun boylu, atletik başrolü olup vurdulu kırdılı rollerde
oynamıştır. Aşağıdaki afişten de anlaşılacağı gibi ortama afişi bile
parçalayarak giren Behçet ağabeyimiz yanında seksili ablalar varken bile
silahını elinden bırakmayıp naralar atarak hasımlarını korkutmayı başarır.
Salih Güney
Erotik furyada oynadığını sadece kadınlar değil erkek
oyuncular da kabul etmiyor ama Salih Güney onlardan değil. Zamanında o tip
filmlerde oynadığını kabul eden yakışıklı oyuncunun neden bu filmlerde
oynadığına getirdiği açıklama biraz garip. Yakışıklılığı ve tiyatral alt yapısı
sayesinde Yeşilçam’a jön kontenjanından giren Salih Güney de diğer
meslektaşları gibi bu tip filmlerde maddi sebeplerle oynamış. Fakat kendisi
diğerlerinden farklı olarak geçimini sağlamak için değil yurtdışına kaçmak için
bu tip filmlerde oynamış. Ne diyelim aşağıdaki film afişinden çok güzel bir
teklifle karşı karşıya olduğu ama söz konusu teklifi yapan kadınlardan biri
Seyyal Taner diğeri Feri Cansel olduğu için karar vermekte bayağı zorlanacağı
ortada. Hani yazı tura atılacak bir durum değil.
Aytekin Akkaya
Aslen Erzurumlu olan Aytekin Akkaya memleketinde çekilecek
bir film sırasında filmin başrol oyuncusu ve yapımcı firma arasında daha film
başlamadan çıkan bir tartışma sonucu başrol seti terk edince yönetmen
tarafından keşfedilip filmde oynatılınca sinemaya adımını atmış. Nasıl bir
şanslı köfteyse Aytekin ağabey İstanbul’a oyunculuğunu geliştirmeye geldiği
sırada da Yeşilçam’ın sayılı korku filmlerinden olan Ölüler Konuşmaz Ki’de
oynayıp kült filmlerde oynayacağının sinyallerini vermiş. Ama onun sinemamızda
tanınırlığını sağlayan yapımlar Cüneyt Arkın’la oynadığı kült fantastik filmler
olmuş. Özellikle Dünya’yı Kurtaran Adam ile sinemadaki yerini sağlamlaştıran
Aytekin Akkaya’yı görünce insanda şans olacak diyesi geliyor. Bazıları ne kadar
uğraşırsa uğraşsın yapamazken bazılarına Allah yürü ya kulum diyor. Allah bilir
Erzurum’daki keşfedilme hikayesi de film setini görüp ne oluyor orada o
kalabalık ne diye olay yerine giden Aytekin ağabeye yönetmenin sen gel başrol
oyna demesiyle olmuştur. Tabi her ne kadar ballı olursa olsun sinemanın
darboğaza girdiği yıllarda o da erotik furyadan nasibini almış. Fakat kendisine
Cüneyt Arkın filmlerinin kapılarını açan haşin ve gaddar gösterişli fiziğini
kullanmış mı bilmiyorum. Daha çok aksiyon porno karışımı filmlerde yer almış
gibi duruyor afişlerden.
Sermet Serdengeçti
Ankara Devlet Tiyatrosu’nun kadrolu oyuncusuyken 1974’te
yönetmen Oksal Pekmezoğlu’nun İtalyan oyuncu Lando Buzzanca’nın “Erkek Dediğin
Böyle Olur” serisinden kopyaladığı Beş Tavuk Bir Horoz filmiyle erotik furyayı
başlatan isim olmuştur. Bu arada film erotizmden çok komedi içeriklidir. Kendisi
ilklerin adamı olduğu için filmden kısa bir videoyu Youtube’den izledim. Galiba
jigololuğunu yaptığı Kleopatra Selma kolunu öpünce ölmüştü. Kadının öldüğünü
öğrenince verdiği tepki, mimikleri, ölmüş kadına dokunup korkması ve boşa
gitmesin diye komedinin üzerindeki bir bardak viskiyi içip rahatlama çabası
efsane komik. Bu arada ölmüş Kleopatra Selma ablanın yatakta önce sırt üstü
yatıp sonraki çekimde sağa dönmesine diyecek söz bulamıyorum. Belki kadın
ölmemiştir abicim iyi baksaydın. Bu arada Sermet Serdengeçti de erotik komedi
karışımı filmleri ile bilinir hele İşler Karışık filminde tecavüzden kurtardığı
kadının kolyesini çalmaya çalışması ibretlikti, aynı filmdeki araba çarpma
sahnesiyse arabeskçi Gülnaz’ın efsanevi klibi Öldüm Burda’daki Broadway sahnesi
kadar gerçekçiydi. Fakat Sermet Serdengeçti’nin ömrü başlattığı erotik furya
kadar kısa olmuş, genç sanatçı 32sinde hayata veda etmiş.
Kazım Kartal
Yeşilçam’ın önemli karakter oyuncularından olan Kazım Kartal,
daha çok kötü adam rollerinde oynasa da lise eğitiminden sonra çalışma hayatına
başlar ve 1964 yılında sinemaya girer. Kayıtlı olarak 350 filmde oynayan, iki
senaryo yazan ve bir film yöneten Kazım Kartal da erotik filmlerde oynama
hikayesinin maddi sıkıntılar olduğunu hatta bakkala veresiye bile
yazdıramayacak duruma geldiği için teklifleri kabul ettiğini söylüyor. Ne diyebilirim
ki eskiden oyuncuların sinemadan fazla para kazanamadığı verdikleri
röportajlardan biliniyor. Kazım Kartal genelde yan rollerle tanınmış bir
karakter oyuncusu zamanında başrol oynayan Hülya Koçyiğit’in bile bakkala
veresiye borcunu ödemek için film çektiğim çok oldu demişliği var.
Tarık Şimşek
Yeşilçam’ın aranan kötü adamlarından Tarık Şimşek de bir
dönem erotik furyada oynayan hatta bu yüzden 12 Eylül sonrası bu tip filmlerde
oynadığı için mahkemeye çıkan oyunculardan birisi. Ben onu Macera Yolu filminde
Ayşe ve arkadaşının korkudan aklını alan aşırı gerçekçi, hunhar gülüşlü deli
olarak hatırlasam da erotik furyanın vurdulu kırdılı filmlerinde yanında iki
adet çıscıbıl abla varken bile hasımlarına silah çekmekten geri durmayan bir
karaktermiş. Bu arada shopta acemi olduğum için ablalara yaptığım kalpli shop
pek bi çirkin olmuş. Afişi kim yapmışsa ne diyeceğimi bilemiyorum doğrusu
tepkisi verdirdi. Belli ki ortalık karışık Tarık ağabey hısımlarına silah
çekmiş, bakır kızılı abla nolduğunu anlamamış ama arada beni de vurmasınlar
diye teslim olup elleri havaya kaldırmış. Yataktaki ateş kızılı abla ise ben
onları oyalarım siz kaçın bakışı atmış. Bence bu filmlerin asıl sorunu
oyunculuk kamera filan değil senaryosuzluk. Yönetmen Fransız yeni dalgasından
olamayacağına göre filmlerde oynayan pek çok oyuncunun da dile getirdiği gibi
ticari kaygılarla çekilen grotesk filmimsiler.
Ünsal Emre
Resme bakıp çok yakışıklı adammış dediğimiz Ünsal Emre de
erotik furyada rol almış. 1971 yılında
Ses dergisinin açtığı artist yarışmasında Tarık Akan’ın ardından ikinci
seçilerek sinemaya başlayan Ünsal Emre aslen bıyıksız daha yakışıklıymış. Filmler
hakkında bilgi sahibi olsam da birkaç komedi videoları hariç furya filmlerinden
en meşhurlarını bile izlemediğim için Ünsal Emre’ye ayırdığım kısımda adamın
uber yakışıklılığından sonra erotik içerikli film ve porno film farkına
değineceğim. Aşağıda Ünsal beyin dönemim önemli kadın oyuncularından Mine Mutlu
ile çevirdiği filmin afişi var bu filmde Mine Mutlu’nun ayaktaki hali hariç
giyinik kadın yok. Mine hanımın yataktaki hali ve sandalyede oturan sarışın
abla aslen çıplak fakat siyah bir kalemle boyanmışlar. Birkaç afişte kadınların
çıplak olan altları ya külot gibi daha estetik bir şekilde boyanıyor. Üst kısımlarına
da yıldız yapılıyormuş. İşte bu fark filmin porno değil erotik içerikli
olduğunun göstergesiymiş. (Kaynak: 3. Adam)
Mete İnselel
Kariyerine tiyatro ile başlayan Mete İnselel’i erotik furya
değil de Köyden İndim Şehire filmindeki resepsiyonist rolü ile hatırlıyorum. Mimikleri
efsaneydi, sabun köpüğü diye tabir edilen filmlerdeki yan rollerle geçimini
sağlamaya çalışan Mete İnselel de erotik furyadaki rollerinden sıkıntıyla
bahseden oyunculardan. Çekimi kısa ve kolay ama getirisi fazla olan bu
filmlerde oynamayı sektördeki pek çok isim gibi o da maddi sebeplerden kabul
etmiş.
Altan Günbay
1931 Konya doğumlu olan Altan Günbay da serideki diğer
isimler gibi eğitimli bir oyuncu belki de Arzu Okay’ın bu furya mevzu neden
kadın oyuncuların üzerine kaldı niye günah keçisi biz olduk sorusunun cevabı
ülkemizdeki kadına bakış açısı, toplumda kadının yeri kadar eğitimle de alakalı.
Çünkü ben sektördeki kadın oyuncuları da inceledim ve eğitimli diyebileceğim
bir kadın yok. Sadece Arzu Okay o da çocuk yaşta annesinin gönderdiği resimle
yüz güzeli seçilip sinemaya atılınca okulu bırakmak zorunda kalması okumayı
içinde ukde bırakmış. Sinemayı bırakıp iş kadını olunca okuyup kendini
geliştirmiş ve kızının eğitimi için elinden geleni yapmış. Sorbonne
Üniversitesinde yüksek lisansa kadar kızının eğitimine önem vermiş kadın. Fakat
bu durum sinemamızda sadece erotik furyada var olan kadınlarda değil tüm
Yeşilçam için geçerli. Sinemamızda kolejli diye anılan Filiz Akın, Zeynep Aksu,
Oya Aydoğan hariç eğitimli bir kadın oyuncu yok. Eğer tek işin sinema olursa ve
arkan da yoksa aç kalmamak için bu filmlerde oynarsın ama sen ömründe tiyatro
yapmadınsa başka marifetinde yoksa ve bu filmler de seni yıprattıysa tabi ki
sinemadan uzaklaşırsın ve yapacak bir şeyin kalmaz. Bu filmlerde oynayan birçok
erkek oyuncunun sinemaya ek olarak tiyatro geçmişi var ya da çoğu eğitimli
olduğu için yapacakları meslekleri var. Behçet Nacar, İstanbul Erkek Sanat’tan
mezun ve asıl mesleği dökümcülük, Aydemir Akbaş Galatasaray Lisesi mezunu ve
aslen gazetecilik yapıyor, Tamer Yiğit İzmir İktisadi İdari İlimlerde okumuş,
Ali Poyrazoğlu ve Hadi Çaman’ın kendi tiyatroları var. Keza Altan Günbay da
Ankara Devlet Konservatuarından mezun Almanya’da opera üzerine eğitim almış
birçok opera bestesi var 10 tanesi plağa doldurulmuş. Bence burada asıl sorun
furyanın kadınlarla anılmasından çok 70’lerde sinema ile de topluma
benimsetilmeye çalışılan kadının yeri evidir mantığı yüzünden kadınların
okutulmaması. Bakın şurada 14 tane erkek oyuncu saydımsa yarısı bile değil
rahat 3te 2si eğitimli tiyatro kökenli. Ama aynısını maalesef kadın oyuncular
için söyleyemeyeceğim, çoğunun tek vasfı güzel olması. Altan ağabeye gelecek
olursak gayet donanımlı bir oyuncu olan Altan Günbay aslında sinemada kötü adam
rolleri ile hatırlanır. Bu arada aslen sırma saçlı bir ağabeyimizmiş 1960ların
ortasında girdiği sinemada Altın Çocuk ya da Altın Tabancalı Ajan filminde
yönetmenin saçını kazıtmasını istemesi üzerine saçını kazıtmış ve ve kel halinin
oynayacağı rollerde daha etkili olacağını düşündüğü için sinema kariyeri
boyunca saçını sürekli kazıtmış. Alttaki afişten de anlaşılacağı üzere erotik
furya filmlerine pek hevesle girmediği hayattan bezmişçesine verdiği pozdan
belli abla desen o Altan abiden beter bezmiş.
Başta da dediğim gibi sinemanın darboğaza girdiği 70lerde bu
tip filmlerde birçok oyuncu parasızlıktan oynamış. Tugay Toksöz, Öztürk
Serengil, Murat Soydan gibi önemli isimler de bu filmlerde rol almış. Öyle ki
günümüzde Yaprak Dökümü’nün evlattan yana bahtsız Ali Rıza amcası Halil Ergün’e
de zamanında Arzu Okay’la bir filmde oynaması teklif edilmiş. Dönemin önemli
tiyatrocu ve komedyenlerinden Levent Kırca’ya teklif gelmiş.
Bonus: Rüştü Asyalı
1947 Elazığ doğumlu Rüştü Asyalı, Ankara’da lise
öğrencisiyken aynı zamanda Halk Evlerinde tiyatro kurslarına katıldı. Ankara
Devlet Konservatuarının Tiyatro sınavlarını kazanıp eğitimini tamamladıktan
sonra Devlet Tiyatrosunda oyuncu olan Rüştü Asyalı aslen radyo programlarında
sunduğu Keloğlan oyunları ile dinleyicinin beğenisini kazanınca 1971 1975
yılları arasında 4 adet Keloğlan filmi çevirerek izleyicilerin de beğenisini
kazandı. Daha sonra Yaman Delikanlı filmi ile oyunculuğa devam etse de alttaki
Keloğlan serisini koyu bir Keloğlan hayranı olan ben de bilmiyordum. Galiba burada
biricik kankası Bicirik’ten free olarak takılıyor Rüştü bey. Oyuncu ve
tiyatroculuğunun yanında başarılı bir seslendirme sanatçısı olan Rüştü Asya’lının
Arzu Okay’la oynadığı ve internet camiamızın derin, karanlık dehlizlerinden
çıkıp herkesi şok eden bu filmini eminim Rüştü bey kendisi bile unutmuştur.