Ataerkil Aile Yapısında Yetişen Evin Entel Kızı Sıdıka’nın
Trajikomik Hikayesini Ekranlara Taşıyan Absürt Komedi Dizisi Sıdıka
Atilla Atalay’ın yarattığı
karikatür olan Sıdıka, geleneksel bir aile yapısında yetişen ama pek geleneksel
olmayan evin entel kızı Sıdıka ve Saka ailesinin maceralarını konu alan absürt
ötesi bir doksanlar dizisiydi. Her karakterin ayrı ayrı efsane olduğu dizi
izleyenin kendisinden mutlaka bir şey bulabileceği kadar gerçekçiydi. Her evde
bir tane mevcut bulunan cefakar ve hamarat ama geleneklerine de bir o kadar
bağlı ev kadını Safiye olsun, kız kardeşine hayatı zehreden namus bekçisi
psikopat ağabey olsun, evin asabi babası Zekeriya olsun… Bu aile bana tamamen
ters deseniz bile kaçınızın yok ki Ezgisu gibi ailenizin görüşmenizi istemediği
asi bir arkadaşı. Özellikle doksanlarda bolca mevcut olsa da kaçınız Kenar gibi
bir telefon sapığına maruz kalmadınız. Arzum’un sakarlığı acık abartı olsa da
kaçınızın Goncagül gibi ocakta yemeğim var bahanesini ortaya atan bir komşunuz
olmadı?
Ataerkil aile yapısına aşırı ters entel evlat Sıdıka Saka
Bak elit bile demiyorum, şöyle normal senin benim gibi bir
aileye doğsa garanti okuyup vatana millete hayırlı olacak bir potansiyele sahip
Sıdıka, Saka ailesinde dünyaya gelince evin evde kalmış, entel kızı olmuş. Çoğunlukla
ağabeyinden dayak yiyen, babası tarafından sık sık azarlanan, annesinin terlik
darbelerine maruz kalan Sıdıka, okumayı çok seven, kendi çapında kültürlenmeye
çalışan ve geceleri derdini sevgili günlüğüne aktaran bir ev kızıdır. Her sözü
annesi tarafından kız kısmı öyle yapmaz, babaya asi gelme, abiye el kalkmaz
diye cümle olmadan susturulan Sıdıka, Bill Clinton’a aşure gönderecek bir
vizyona sahipti. En yakın arkadaşı Ezgisu, annesi Safiye tarafından kaltaklıkla
itham edilirdi. Bir de telefon sapığı Kenar vardı, Sıdıka’yı her Allah’ın günü
telefonda darlardı.
Tipik ev kadınının ete kemiğe bürünmüş hali cefakar Safiye
Saka
Cefakar ev kadını Safiye, kocası Zekeriya’dan çok çekmiş,
hatta şiddet görmüştü. Ataerkil sistemde yetişen Safiye her şeyi sineye çekip,
erkektir yapar mattosundaydı ama kızı Sıdıka onun tam tersiydi. Kızının tek
arkadaşı Ezgisu’yu kaltak diye nitelediği için Sıdıka’nın Ezgisu’yla
görüşmesini istemezdi. Hatta eve Sıdıka’yı ziyarete gelen Ezgisu’yu
misafirliğin kısası makbuldür diye evden resmen kovardı. Kapı komşusu Goncagül’le
gıybet yapmak tek eğlencesi olan Safiye, amatör sarhoş olan kocası Zekeriya’ya
her şeye rağmen evimin direği derdi. Oğlu Samim’e fazla yüz vermesiyle bilinen
Safiye hanım kızı Sıdıka’yı ne kadar sevse de fazla asi bulduğu için kocası
Zekeriya’ya fişteklemekten çekinmezdi. Bir bölümde evin kedisi mart ayı
geldiğinden, hormonal sebeplerden dolayı, mahallenin kedileriyle göründü diye olay
yaratmış. Konu komşu ne diyecek diye, evin civarında görülen kedileri
taşlamıştı. Durumun normalliğini anlatmaya çalışan Sıdıka’ya da kedi kaltak mı
olsun diye, çıkışıp parlayan tatlı sert Safiye hanım, akşam kocası Zekeriya’ya da
Sıdıka evin kedisini mahallenin kedilerine peşkeş çekiyor deyip kızını Manukyan
gibi göstermişti. Tabi sonunda Zekeriya’nın gazabından Sıdıka ile beraber o da
nasibini almıştı. Kız bunları yaparken sen napıyordun gerekçesiyle.
Amatör sarhoş Zekeriya Saka
Uzun yıllar memur olarak çalışan Saka ailesinin reisi
Zekeriya, emekli olunca emlakçılığa başlamıştı. Ataerkil yapıda büyüyen
Zekeriya bey, tam bir Anadolu erkeğiydi. Yılbaşı gecesi uyuyakalıp kalk yerine
yat diye seslenen karısına Sibel Can mı çıktı diye soracak kadar amatör bir
sarhoş olan Zekeriya bey sofrasından rakıyı eksik etmezdi. Kızı Sıdıka’ya
sıklıkla bağırsa da fazla el kaldırmaz ama oğlu Samim’i sık sık azarlayıp, ensesine iki tane yapıştırmaktan çekinmezdi. Kızı Sıdıka’nın, Bill Clinton’a
aşure gönderdiğini, kargo parasını da bileziğini bozdurarak ödediğini öğrenince
çileden çıkıp kızını dövme girişimi arada Safiye’nin de kaynamasıyla
sonuçlanmıştı.
Atanamamış Ninja iflah olmaz Fenerli Samim Saka
Dizi tarihimizin unutulmaz karakterlerinden Samim Saka tam
bir sokakta görmeye alışık olduğumuz kafayı futbol ve kavgayla bozmuş sözde
mahalle delikanlısıydı. Ninja olacağım diye çabalayan ama dövüş sanatının
felsefesini öğrenecek zihni alt yapıya sahip olmayan Samim, kız kardeşi Sıdıka’ya
kaplan kesilip kızı dövmeye çalışırken babası Zekeriya’nın karşısında adeta ev
kedisine dönüşüyordu. Futbol delisi Samim koyu bir Fenerbahçe taraftarıydı,
üzerindeki forması alameti farikası olan Samim, karı kız peşinde koşan ama
kardeşi Sıdıka’yı yolda bir erkeğe saat sorarken görse kavga çıkaracak bir
karakterdi. İkiyüzlülüğün ete kemiğe bürünmüş versiyonu olan Samim’in evdeki en
büyük destekçisi tabi ki anası Safiye’ydi. Bir bölümde yanlışlıkla Sıdıka’nın
balığını yutmuştu ve Sıdıka tarafından katillikle itham edilmişti.
Saka ailesinin evinin ferdi sayılan deli Zehra
Kültürlü bir evsiz olup Fransızca bile bilen Zehra’nın, Sıdıka’nın
anası olma ihtimali bile Safiye’den daha fazlaydı. Hayır Zekeriya’yı babası
gibi görüp, müdürüm diye hitap etmese insan bir düşünmüyor değil. Saka
ailesinin köpeği Lort’la beraber bahçedeki kulübede yaşayan ara ara da Saka ailesine
çay içip karnını doyurmaya gelen deli Zehra, absürt bir komedi dizisi olan
Sıdıka’nın en absürt ve renkli karakteriydi.
Sıdıka’nın aile yapısına çok ters fingirdek arkadaşı Ezgisu
Sıdıka ile nerden arkadaş olduğu bilinemeyen Ezgisu, anne ve
babası ayrı olduğu için klasik ataerkil aile yapısında yetişmemişti. Safiye tarafından
fingirdek bulunup kaltaklıkla suçlanan genç kız, atlet değiştirir gibi sevgili
değiştiriyordu. Tıpkı Safiye’nin oğlu Samim gibi ama Safiye asla üç kızı aynı
anda idare etmeye çalışan hatta arkadaşının kız arkadaşıyla bile takılan oğlunu
kaltaklıkla itham etmiyordu. Neden çünkü o erkekti, ama Ezgisu kız olduğu için
adaplı olmalıydı. Sıdıka’ya Bill Clinton’a gönderdiği aşure için ABD’den
teşekkür mesajı geldiğinde İngilizce mesajı okumasından anladığımız kadarıyla
eğitimli bir genç kız olan Ezgisu ağzıyla kuş tutsa Safiye’ye yaranamazdı. Bir bölüm
Sıdıka ile parkta çekirdek çitlemeye giden Ezgisu, gözüne lens taktığı için
etrafı doğru düzgün göremiyordu. Biraz feminist olan Ezgisu, erkekler sokaktan
geçen kızlara laf atıyor, bizim neyimiz eksik diye sokaktan geçen bir gence laf
atmıştı. Gözünde lens olduğu için laf attığı genci tam göremeyen Ezgisu, Sıdıka’nın
tüm uyarılarına kulak tıkayıp kaçmak yerine laf atmaya devam etmişti. Laf attığı
gencin Samim’le aynı fabrikadan çıkma bir akrabası çıkması üzerine elin
oğlanlarına laf mı ediyorsun kız diye, parkın ortasında sille tokat dayak
yemişti. Dizide bolca mevcut olan erkek şiddetinden o da nasibini almıştı.
Sıdıka’nın kadrolu telefon sapığı Kenar
Bu rolü oynayan genç üç defa değişse de potansiyeli asla
değişmemişti. Parkta laf attığı Sıdıka’dan dayak yiyen Kenar, Sıdıka’nın imzası
niteliğindeki son yumrukta bu bir Sıdıka Saka yumruğudur deme gafletinde
bulunmasıyla telefon rehberinden soyadı Saka olanları bulup tek tek arayarak
Sıdıka’ya ulaşır. Azmi takdir edilesi bir stalker olsa da kızı zırt pırt
telefonla arayıp rahatsız etmesi ile dizinin en itici karakteriydi. Önceleri Sıdıka’yı
arayıp sadece sesini dinleyen Kenar daha sonra bülbül gibi şakımaya başlamıştı.
Her telefonla aradığında Sıdıka’ya Sıdıka’m diye hitap etmekten geri durmayan
Kenar bir dönem işsizlikten çok çekmişti. Otobüs firmasına şoför olarak
başvurduğunda bile kendisine Microsoft sorulmasından yakınan Kenar, son bulduğu
iş olan ölü yıkayıcılıktan da sürekli ölü yıkamaktan bıktığı için ayrılmıştı.
Samim’in Ninja hocası disiplin manyağı Baturalp
Diş ağrısına dayanamayan bir Ninja olan Baturalp hoca, derse
gelmeyip kızlarla buluşmaya gitti diye Samim’i eciş bücüş bir halde kitleyip
ceza vermişti. Ninja felsefesine uygun hareket etmeyen Samim’i kız kardeşini
dövene Ninja mı denir diye azarlayan Baturalp, Şetaret halanın Sinop’tan
gönderdiği salça kavanozunu açamayınca Şetaret halanın Ninja olup olmadığını
sormuştu. Ama gene de kibar adamdı, salça kavanozunu açamayıp kırınca Saka
ailesine bir kavanoz reçel göndermişti. Safiye bir ara maaşı, sigortası var mı
diye Baturalp’i araştırıyordu. Sıdıka için hayırlı kısmet gözüyle bakıyordu
adama.
Saka ailesinin sürekli ocakta yemeği olan komşusu Goncagül
hanım teyze
Safiye’nin gıybet kankası Goncagül, zırt pırt ailenin
kapısını çalar ve Safiye’yle gıybete girişirdi. Safiye’yle saatlerce gıybet
yapan Goncagül, Safiye’nin çay iç vs. ısrarı karşısında ocakta yemeği olduğunu
söylerdi. Ablam saatlerdir yanmayan yemek iki çay içimi arasında mı yanacak. Bahaneni
acık usturuplu salla. Bir de Goncagül ablanın aşırı sakar kızı Arzum vardı,
kocasını kaybeden Goncagül hanım teyze, sakar kızıyla geçinip gidiyordu. Bir ara
Baturalp’in hocası Şon Li talip olmuştu. Ama olmadı herhalde, Şon Li olacak
kart zampara bunu bırakıp Baturalp’in apartman yengesi Dırahşan hanıma talip
olmuştu.
Ninja Baturalp’in ahı gidip vahı kalan hocası Şon Li
Şon Li eski Ninjalardanmış ama yaşlanınca tabi ahı gidip vahı
kalmış, kavanoz dipli gözlüğüyle yürüdüğü kadınların tipini bile görmekten aciz
olduğundan dul olduğunu bildiği her kadına yürüyor bile olabilir.
Goncagül hanım teyzenin efsanevi sakar kızı Arzum
Bu kız öyle böyle bir sakar değildi. Babasının sakar Şakir
olduğundan şüphelendiğimiz Arzum, annesi Goncagül’ün dediğine göre çarptığı
kapıları bile yerinden söküyormuş. Sakarlığı sadece çevresine değil kendineydi
de. Kırdığı tabaklara basıp ayağını filan kesiyordu. Sakarlığına ek olarak fava
ve tavayı karıştıracak kadar safta bir kızcağızdı.
Sıdıka’nın Sinop’taki koca dayağı mağduru Şetaret halası
Sinop’taki kocası Ziya’dan dayak yiyince soluğu İstanbul’daki
ağabeyi Zekeriya’nın yanına sığınmakta bulan Şetaret hala, Saka ailesinin evine
renk katan gürbüz bir ablamızdı. Gönderdiği salçanın kapağı yolda açılmasın
diye sıkan güçlü bir Karadeniz kadınıydı. Zekeriya emekli olup emlakçılığa
başlayınca satsın diye gönderdiği Sinop balları satılmadığı için yenisini
göndermesin diye Zekeriya kırk takla atardı.
Ninja Baturalp’in baş belası apartman yengesi Dırahşan hanım
Dırahşan hanım Baturalp’in baş belası apartman yöneticisi ve
Baturalp’in de ev sahibiydi. Bayram günü tüm Ninjalarını onun dairesine
gönderip şekerlerini bitirmeye çalışmak bile Baturalp hocayı sevindirirdi. Çünkü
kadın tam bir işsizdi ve işsizlikten Baturalp’in başına ekşir ve çenesiyle
adamı felç eder, kurdeşen döktürürdü.
Bir noktayı düzeltelim: Zekeriya amca Sıdıka'yı hiç dövmez değil. Döver yine, karısınıysa her bölüm mutlaka döver. Dizinin uyarlandığı, Atilla Atalay'ın çeşitli dergilerde yayınladığı skeçlerdeyse çok daha despottur, her skeçte kızını döver.
YanıtlaSil