9 Eylül 2016 Cuma

         Sürekli Aynı Tip Karakterlere Can Vererek Kendini Tekrarlayan Oyuncular

Herhalde bir oyuncu için en kötü şey sürekli aynı rollerde oynayıp, kendini tekrar etmek olmalı. Sürekli aynı rolü tekrar edip oyunculuğunu bir arpa boyu kadar bile geliştirememek, belki çok istemesine rağmen sırf yapımcılar ona yakıştırmıyor diye istediği rolü oynayamamak bir oyunculuk kabusu olsa gerek. Yeşilçam’ın en iyi filmlerinden olan Aile Şerefi’ni ilk izlediğimde Münir Özkul, Adile Naşit gibi usta oyunculara rağmen benim aklımda kalan en başarılı oyunculuk Oktay karakterini canlandıran Eriş Akman’a aitti. Merak edip araştırdığımda Cennet’in Çocukları'ndaki kısa oyunculuğu haricinde bir oyunculuğunu görmedim. O zaman bana çok şaşırtıcı gelmişti, adam yetenekli ama filmlerde oynamamış. Merak edip sebebini araştırdığımda karşıma çıkan Yeşilçam kast sistemi oldu. Yönetmenler tarafından jönü oynayacak kadar yakışıklı bulunmayan oyuncu, kötü adam olmak içinse fazla temiz yüzlü bulunmuş. Karakter oyuncusu olamayacak kadar da gençmiş. Cüneyt Arkın’sa yakışıklı olduğu için sinemaya ilk girdiği dönemlerden itibaren aşk filmlerinde oynamış, bir gün Karaoğlan filminin seçmelerine girdiğindeyse yönetmen tarafından güzel kadınlarla aşk filmi çeviren yakışıklı bir adam olarak görülmüş. At üstünde hayal edilememiş, herhalde Türkan’ın buğulu gözlerine aşkla bakan adamın elde kılıç kavga etmesi fikri bile absürt gelmiş. Oysa bence Cüneyt Arkın’ın en başarılı olduğu sahnelerden biri Alın Yazısı filmindeki duş sahnesi, yani Cüneyt abimiz değil Kara Murat’ı imkan verilse psikopatı bile oynarmış. Üstteki örneklerden de yola çıkarak ekranlarda sürekli aynı rolü oynayıp kabuslardan kabus beğenen oyuncuları derledim.

İzleyende yükseklik korkusu yaşatan sahnelerin adamı James Stewart


Alfred Hitchcock’un Rear Window ve Vertigo filmlerinde oynayan James ağabey yönetmenin düşürmeyi en sevdiği oyuncusu olmalı. Rear Window’da röntgenlediği komşusunun hışmına uğrayan James’i, zalım komşusu kırık bacağına acımadam pencereden attı. Hırsız peşinde damdan dama atlayan bir polis dedektifini oynadığı Vertigo’da ise dengesini kaybedip çatıdan düşeyazdı. Gerçi izleyenlerin yüreğini ağzına getiren korkunçlu sahnelerde oynasa da aynı filmlerde kuğu kadın Grace Kelly ve cazibe merkezi gibi kadın Kim Novak’ı mühendislik öğrencisi gibi vakumlayarak öptüğü için Hitchcock tarafından kör kuyulara düşürülmediğine şükretsin. Hitchcock’un bir belediye çukuruna düşürmediği zavallı oyuncu, yönetmenin sinemaya armağanı Vertigo tekniğini bulmasına olan katkısından dolayı kalplerin Oscar’ını cebe indirdi.

Sürekli ıssız motellerde kafadan kırık otel çalışanlarına maruz kalan Janet Leigh


Hiçbir şeyden çekmedi zavallı kadın bu motel çalışanlarından çektiği kadar. Yeter ayol, Hollywood’un Janet hanıma biçtiği rol, motel odalarında korku dolu dakikalar yaşamak mı? Orson Welles’in 1958 yapımı Touch of Evil’inde kocası polis olduğu için balayı burnundan gelen bahtsız Susan’ı oynayan Janet’i kocası tehlikeden uzak tutmak ister. Sonra da hangi akla hizmetse kadını dağ başındaki ıssız bir motele gönderir. Motel çalışanıysa Norman Bates’in uzaktan akrabası gibidir. Alfred Hitchcock’un 1960 yapımı Psycho’sunda ise patronunun bankaya yatırması için verdiği paraları alıp kayıplara karışan sekreter Marion karakterine can veren Janet, Norman Betes’in işlettiği motelde kalmaya karar verince cidden kayıplara karışıyordu. 

Kardeşleri yüzünden başına gelmedik dert kalmayan mağdur kraliçe Natalie Dormer 


Kardeş işte atsan atılmaz satsan satılmaz da Natelie de bu sümüklü kardeşlerinden ne çekti be. İngiltere Kralı 8. Henry’nin hayatını anlatan The Tudors dizisinde, karalın 2. Ve en konuşulan kraliçesi Anne Boleyn’i oynayan Natalie, tam bir sinsi yılandı. İngiltere’nin Katolik olduğu dönemde koyu Katolik İspanyolların Prensesi Catherine ile evli olan çapkın kralla evlenebilmek için cilvelerden cilve seçen Anne amacına ulaşır ama sadece üç yıl için. Kral çapkın ve oğlan çocuk delisi, Anne de sadece bir kız çocuk doğuran, halk tarafından da cadı gözüyle bakılan bir kadın olunca olaylar gelişir. Kendine başka bir damızlık bulan kral eski hanımdan kurtulmak için sadakatsizlik suçlamasında bulunur. Kardeşi George de dahil olmak üzere bir çok erkekle kralı aldatmakla suçlanan Anne, mahkeme tarafından da suçlu bulununca halk önünde idam edilir. Yahu kadın kötüydü tamam da adı iyice cadıya çıksın diye kardeşiyle bile ilişkisi vardı demek nedir? Game Of Thrones’in kraliçe olmak uğruna Sultan geline bağlayan Margaery’si ise kardeşi Loras’ı korumak için yalan ifade verdi diye mahpuslara düştü. Suratsız rahibenin bir kepçe suyu esirgediği kadıncağız aklını kullanıp günahlarımın farkındayım, affedilmek için kendimi dine vereceğim dümenini çevirip rahibin gözüne girdi. Kadın tam aklı sayesinde hem kardeşini hem de kendini kurtarmıştı ki ölümcül rakibi ve kaynanası Cersei’nin yılanlığından kurtulamadı.

Kraliçelik senin karakterin mi Lena Headey?


300 Spartalı’nın Margo’su, Merlin’in Guinevere’ni, Game of Thrones’in Cercei’si kadın kraliçeden bile daha kraliçe.

Ölmek zorunda mısın Sean Bean?


Boromir ve Alec’in ölümünün bir havası vardı. Ned Stark pisipisine öldü tamam da o ineklerden kaçarken uçurumdan düşüp ölmek nedir Sean? Valla bir kafana saksı düşerek ölmediğin kaldı o da Hollywood ölüm kurallarına ters. 

 Asil ve zengin kadın olmaktan kurtulamayan Nebahat Çehre


Yılların tecrübesi Nebahat Çehre bu durumdan şikayetçi tabi ki.

Galaksiler arası aldatılan Sam Neill


Sam Neil o kadar iyi bir oyuncu ki aynı rolü bile farklı oynar. Mesela aldatılan adamı mı oynayacak? Oynar ama birinde uzaylıyla aldatılır (Possession) diğerinde kovboyla (Atlara Fısıldayan Adam).

Gazozuna ilaç atılanlar


Yeşilçam’da anayasanın ilk üç maddesi gibi kalıcı hükmü olan üç kural vardır. Bu kuralların değiştirilmesi senaristlere teklif dahi edilemez. İşte bu mühim kurallar: 1. Eğer filmde Nuri Alço varsa mutlaka kameranın zoom yapacağı bir bardak ve o bardağa atılacak bir ilaç vardır. 2. Nuri Alço’nun hazırladığı ilaç kokteylli içkiyi mutlaka resimdeki ablalar içmek zorundadır. 3. Nuri’nin hazırladığı ilaçlı kokteyli içen kızlar mutlaka bir arabeskçinin sevgilisi olmalıdır. Eğer bu üçlüden biri eksik olursa o film çekilmez, çekilemez, çekilmesi teklif dahi edilemez.  

İlaç Mümessilleri


Kaderin cilvesi midir bilinmez ama Nuri Alço sinemaya adımını atmadan evvel cidden ilaç mümessiliymiş. Üstteki kanun hükmündeki kurallar resimdeki ağabeyler için de geçerli sadece onlar ilaçlı içkiyi içen değil içiren taraf.

Itır Esen’in belalısı Eriş Akman


Aile Şerefi’nin zengin züppesi Oktay’ı, Cennetin Çocukları’nın amcakızıyla evlenmeye dünden razı Mahmut’u adamın Yeşilçam ömrü Itır Esen’in peşinde koşmakla geçti.

Hülya Koçyiğit’in belalısı Nihat Ziyalan


Eğer içinde Hülya ve Nihat’ın olduğu bir film varsa türü ne olursa olsun Nihat kesinlikle Hülya’nın peşinde koşmak zorundadır. Bir ayağının aksaması bile bu koşuşa engel değildir, olimpiyatlarda maraton koşusunun bir üst leveline eklenmesi gereken bir koşu türüdür Nihat Ziyalan beyinki. Zira adam Hülya’ya bela oldu yahu, sevdiğine kavuşmak için her pisliği yapıyordu. Kadının, öz kuzeniyle evli olması bile Nihat’ın Hülya’ya bela olmasına engel değildi.

Her seferinde kıvırcık saçlı saf bir kızcağızı ağına düşüren Kerem Bursin 


Lütfen Kerem lütfen, sen bu kötü çocuk havanla git femme fatalelere filan musalla ol. Ne işin var cimcimelerle, ev kızlarıyla? Bir şey değil sonra bu sevimli merinos koyunlarını da karanlık tarafa geçirtip psikopata bağlatıyorsun. Ne gerek var şimdi Burcu Biricik gibi bir şirinliğin içinden Cersei Lannister, Hande Doğandemir gibi bir samimiyetin içinden Margaery Tyrell çıkmasına?

Romantikte olsa dram da yaşasa ağır abi olmaktan kurtulamayan Kenan İmirzalıoğlu


Televizyona adım attığı 1998 yapımı Deli Yürek’ten beri itinayla aynı tip sert erkeği canlandıran Kenan İmirzalıoğlu romantikte olsa ağır dramlar da yaşasa asla çizgisini bozmuyor.

Sürekli asi evlatlara maruz kalan Erkan Petekkaya


Dönemler arası asi evlatlarla uğraşmaktan genç yaşında saçları beyazlayan Erkan Petekkaya’nın da dizilerde evlattan yana yüzü gülmez. Aşırı asabi oğlu Mete evi içinde babası varken yakmaya çalışırken, aşırı sağı solu belli olmayan oğlu Ozan ise silahla ev basıp, evli kadınlarla takılmaktadır. Gerçi çocukların bu halinde Erkan’ın da az payı yok değil hani, bir yandan Caroline öbür yandan Gülseren.

Acaba üvey mi sorusunu akla getiren evlatlara sahip Erkan Petekkaya


Kara yağız erkek tipinin Kenan İmirzalıoğlu’yla beraber ekranlardaki yansıması olan Erkan Petekkaya’ya cast ekibinin garezi mi vardır nedir? Anadolu’nun bağrından kopup gelen kara yağız adamın neden Selanik göçmeni gibi evlatları var sayın cast? 

Romantik prenseslikten öteye gidemediği için kırkından sonra işsiz kalan Meg Ryan


Meg Ryan’ın fettan bir kadını, akıl hastasını oynadığını hiç görmedim hep aynı türün temsilcisi. İyi de Hollywood’da( aslında bu sinema sektörünün evrensel yüzü ) da bir gerçek var en fazla otuzuna kadar romantik aşığı oynarsın ya sonrası. Yaşlanınca senin kapını kim neden çalsın? Daha gençleri zaten var. Oysa Helen Mirren yetmişine geldi ama hala oyunculuk hayatı aktif, Meryl Streep’te öyle. Çünkü bu kadınlar sinema sadece romantik komediden ibaretmiş gibi aynı tür filmlerde oynamadı. Sektör sürekli aynı rolü biçiyorsa kadın ne yapsın? Diyeceklere Erol Taş’ın bile iyi adamı oynadığı filmleri örnek gösteririm.

Sevimli çapkınlıkta bir yere kadar Hugh Grant


Üste söylediklerimin aynısı Hugh Grant için de geçerli. Belli kuralları yıkmayı başaran oyuncu sadece iyi oyuncu değil sektörde tutunabilen bir oyuncudur da aynı zamanda.

Sert ve güçlü kadını oynamaktan kurtulamayan Michelle Rodriguez


Michelle abla Rock’nin kadın versiyonu olmayı kafaya koymuş galiba? Ne diyelim bize de başarılarının devamını dilemek düşer.

Başrollerin başını yiyen suskunluğuyla Juno Temple


Susma artık be Juno, bak valla koskoca Game of Thorones bile etme bulma dünyası atasözümüzün ekseninde dönmeye başladı. Sektörde oklar sana da dönebilir, ah başrol oldum yaşasın derken bir yan rolün suskunluğu yüzünden filmde pisi pisine gidebilirsin. O kadar başrolün ahı yerde kalır mı sandın? Belki Kefaret’in Robbie’sinin başını yeme konusunda masum olabilirsin ama Cracks’ın Fiamma’sının ahı seni rahat bırakmaz. Öte yandan The Other Boleyn Girl’deki yanlış anlama performansınla Yeşilçam’ın Kartal Tibet’ini kıskandırdın. Meşhur yanlış anlaman sayesinde Anne ve George Boleyn kardeşlerin başını yemeyi de başardın bravo Juno bravo.

İyi bir karakter oyuncusu olsa da sürekli kötüyü oynayan Erol Taş


Tartışmasız Yeşilçam’ın en iyi kötü adamı Erol Taş’tır. Cüneyt Arkın’la oynadığı İki Cambaz filminde komik yanını da gördüğümüz Erol Taş’ın iyi adamı oynadığı filmlerin sayısı bir elin parmaklarını geçseydi de efsane oyunculuğunu sinemanın her türünde görseydik.  

Kadın erkek fark etmez herkesin içkisine ilaç atan fettan kadın Suzan Avcı


Yeşilçam’da içkiye ilaç atma konusunda kadrolu oyuncular olan ilaç mümessilini bile geride bırakan Suzan, bu namını kadın erkek fark etmez herkesin içkisine ilaç atmasına borçludur. Erkeğe şantaj yapmak, kadını ise kötü yola düşürmek için ilaçlı içkiyle tanıştıran Suzan tabi ki her daim amacına ulaşmasıyla da tanınırdı.

İçkiye ilaç atma tatlı dille kandırma konusunda Nuri Alço’nun bir jenerasyon öncesi yakışıklı kötü adam Önder Somer


Önder Somer bir jönü kıskandıracak kadar yakışıklı olsa da zamanında yapımcıyla filan mı kavga etmiştir nedir jön değil de kötü adam yapılmış. Önder, ilaç mümessili ağabeylerden farklı olarak genç kızları her zaman ilaçlı içkiyle elde etmez tatlı dili kullanıp kandırma yolunu da kullanırdı.

 Freddy’nin kariyerini bitirdiğinin kendisi de farkında olan Robert Englund


Robert dayının kabusları kana buladığı meşhur Freddy karakteri dışında bir karaktere can verdiğini görmedim. Zahir kendisi de görmedi ki bu rolün kariyerini bitirdiğini kendisi de dile getirmiş.

Sürekli birinci dereceden bir kadın akrabası amcasının ya da arkadaşının istismarına uğramak zorunda olan Küçük Emrah


Yeşilçam’ın anayasamızdan ilham alarak yarattığı meşhur film kurallarında ilk üçe giremese de sinemamızın örf, adet ve ananelerinden birini oluşturan Emrah’ın akrabaları kuralını bilmeyen yoktur.  En bilinen örfümüz Emrah’ın annesine her daim amcasının hallenmesidir. Eğer bir filmde Emrah’ın annesine hallenen bir amca yoksa bilin ki Emrah’ın babası tek erkek çocuktur. Yani amcası zaten yoktur. O zaman da adettendir ki eğer bir filmde Emrah’ın amcası yoksa Emrah’ın annesine temizliğe gittiği evin beyi ya da oğlu sarkar. Bunların hiçbiri yoksa Emrah’ın annesine ev sahibinin ahlaksız teklifte bulunması filmin töresidir. En olmadı fakirlik sınırının altında yaşayan Emrah’ın fedakar anasının iki ekmek için bakkala, üç kilo elma için manava, yarım kilo kıyma için kasaba elletmesi farzdır. Eğer Emrah’ın kardeşlerinin sayısı üçü bulmuşsa Emrah’ın anasının kötü yola düşüp çocuklarının karnını doyurması ise ananelerimizin ilk sırasında yer alır. Şimdi Emrah’ın bacılarına gelmek isterdim ama okuyucuyu daha fazla hayattan soğutmak istemediğimden sadece anasına bak kızını gör demekle yetiniyorum.

Acık insan ol Hugo Weaving insan



Adam ya elf ya yapay zeka ya da insanların zincir vurulamayan düşünceleri oluyor. Kendisini bir türlü homo sapiens türünü canlandırırken göremedik. Zahir Hugo ağabey Hollywood’un gözünde insanüstü bir yapıya sahip.


















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder