8 Nisan 2018 Pazar

Zamanında Güzellikleriyle Efsane Olup Yeşilçam’ı Sallamış Birbirinden Güzel 20 Esmer

   Geçenlerde Yeşilçam’da az da olsa izleyiciyi güzellikleriyle etkileyen Avrupai güzelleri derlemiştim. Esmerlerin neyi eksik deyip, bir de Yeşilçam’ın birbirinden taş esmerlerini derleyeyim dedim. Üstelik bunlar sayıca yetersiz de değil, malum Akdeniz ülkesi olduğumuz için esmer güzeller ülkemizde bolca mevcut. Sarışınlar ismiyle nam yapsa da esmerin yerinin bir başka olduğu gerçeğini de göz önünde bulundurup Yeşilçam’ın esmer güzellerini sizlerle buluşturuyorum. Ne demiş ünlü düşünür ve filozofumuz İbo, esmersen güzelsin. Aşağıdaki listedeki ablalarımız da bu önermeyi doğrulayacak cinsten. Not: Sırada kumrallar ve kızıllar var.

Oya Aydoğan


Aşık olunası bir güzelliğe sahip olan Oya Aydoğan, sıfır estetikli şu gençlik haliyle resmen Allah’ın boş vaktine denk gelip özene bezene yarattığı kulu gibi. Seksenler Yeşilçam sinemasının en güzel esmerlerinden hatta en güzel kadınlarından olan Oya Aydoğan’ın güzellikte tek rakibi Serpil Çakmaklı’ydı bence. Serpil’e oranla daha masum bir güzelliği olan Oya, özellikle Arzu film dönemindeki Neşeli Günler’in Zeynep’i olarak masum güzelliğin resmini çiziyor. En büyük rakibi Banu, güzellik tanrıçasıysa Oya, güzelliğin kendisidir.

Perihan Savaş


Sinemanın en güzel esmerlerinden olan Perihan Savaş, iyi bir oyuncu olsa da özel hayatındaki çalkantılarla zamanın magazin basınının da önemli bir ismi. Sezercik serisinde Sezer’in gözünün içine bakarak fasulyeyi gömmesiyle akıllarda yer etse de oyunculuğunun ilk yıllarında sosyal gerçekçi akımım önemli filmlerinden Bedrana’da da oynamıştır.

Bahar Erdeniz


Türkan Şoray ve Zeynep Aksu ile beraber beyaz ten, siyah saç akımının Yeşilçam’daki en güzel temsilcilerinden olan Bahar Erdeniz, mankenlikten oyunculuğa geçenler kervanının en taş üyesidir. Engin Verel tarafından erken keşfedilip nikah masasına oturtulduğu için sinemaya erken veda etse de beyaz perdeye yansıyan güzelliği onu unutulmaz yapmaya yetmiş. Yumurcak Küçük Şahit filminde katili oynayan Ekrem Bora’nın taş hanımı, kardeşlik ve aşk konulu dram filmi Suçlu’nun Ayla’sı olarak gördüğümüz Bahar hanım hem güzel hem başarılıydı.

Harika Değirmenci


Sadece iki filmle hafızalara kazınan Harika Değirmenci de Bahar Erdeniz gibi mankenlikten oyunculuğa geçenlerden. Kadir İnanır’la oynadığı Fırtına’da ayrı Tarık Akan’la oynadığı Aşk Dediğin Laf Değildir’de ayrı güzel olan Harika, iki filmde de yakışıklı jönleri güzelliği ile baştan şımarıklığı ile çileden çıkarmıştı. İşadamı sevgilisiyle evlenip sinemadan elini eteğini çeken Harika’nın zamanında güzelliği ile ortalığın tozunu dumana kattığı ortada. Filmlerdeki tiz sesinin aksine Sabır Taşım şarkısını okurken bayağı tok bir sese sahip olduğu anlaşılan Harika’nın sesi de yüzü kadar güzelmiş.

Serpil Çakmaklı


Seksenlerin en güzel esmerlerinden olan Serpil Çakmaklı’nın izleyeni ekrana kilitleyen bir güzelliği vardı. Ferdi’ye ayrı Müslüm babaya ayrı uzun hava okutacak bir güzelliğe sahip olan Serpil’in güzelliğine eş değer tek esmer güzeli, seksenlerdeki rakibi Oya Aydoğan’dı. Hangisinin daha güzel olduğu konusunda kararsız kalsam da Serpil, Oya’ya göre daha vamptı.

Türkan Şoray


Yeşilçam’ın esmer güzellerinin en kıdemlisi, deyim yerindeyse esmeriçesi olan Türkan Şoray’ın estetikli de olsa izleyeni imana getirecek bir güzelliği vardı. Üzgünüm Darwin, her şeye okey ama Türkan’ın estetikçisi maymundan geliyor olamaz. Sen hiç sanat eseri gibi işlere imza atan maymun gördün mü? İşte Türkan Şoray da sanat eseri gibi kadındı, kadını ekrandan alıp güzelliğin karşılığı diye müzeye koysalar sırıtmaz.

Leyla Sayar


60’larda yeni dönem Cahide Sonku olarak lanse edilen Leyla Sayar, Yeşilçam’a oyunculuğuyla damga vuramasa da bence Yeşilçam’ın gördüğü en güzel kadınlardan. Siyah saç, yeşil göz ve beyaz teni bünyesinde barındıran Leyla, izleyeni leyla edecek bir güzelliğe sahipti.

Hülya Darcan


Bir Bergüzar Korel annesinin çirkin olabilmesi mümkün mü? Yeşilçam’ın en efsane esmer güzellerinden olan Hülya Darcan bu soruya ne münasebet diye, cevap verircesine bir güzelliğe sahip. Bond serisi kızlarını yamultan Tarkan serisi kızlarından olan Hülya, aynı zamanda Tarkan’ın ciddi düşündüğü tek kızdı. Yani hem güzel hem endamlı hem de ciddi düşünülen bir hanımdı kendisi.

Seher Şeniz


Yeşilçam’ın bahtsız güzeli Seher Şeniz’in hayatı yüzü kadar güzel olmamış ve genç yaşında intihar ederek hayatına son vermiş. Playboy dergisine soyunan ilk Türk olsa da çıplaklıktan utandığını dile getiren Seher’in en çok istediği şey anne olmakmış. Özellikle yaptığı açıklamalar ve son mektubundan psikolojisinin bayağı bozuk olduğu anlaşılan Seher’i gördükten sonra insanın yüzü güzel olacağına bahtı güzel olsun sözüne hak veriyorsunuz.

Semra Özdamar


Hababam’ın güzel Semra hocası aslında toplumsal gerçekçi sinemanın tanınan yüzü. Natürel bir güzelliği olan Semra Özdamar, Yeşilçam’ın sıfır makyajla bile güzel olan nadide güzellerinden.  Her ne kadar sosyal medya onu Cüneyt Arkın’la oynadığı Yalnız Adam filminin kafadan kurşunlanmasına rağmen akıcı bir üslupla konuşmaya devam eden fantastik kadın karakteriyle hatırlasa da Yeşilçam’ın en aktivist güzeliydi.

Fatma Girik


Yeşilçam’ın belki de en maskülen güzeli olan namı diğer Fato, siyah saç, mavi göz ve beyaz ten üçlüsünü bünyesinde barındırarak zıtlıkların güzelliğini yansıtıyordu. Valla kadın annemin ideal güzellik anlayışına uyuyordu. Babamın dünyada öyle kadın ne arar be diye, annemi terslediğini hatırlıyorum da, Fato hanım işte tam o kadındı.

Devlet Devrim


Kendisi Fatma Girik’te bulunan üçlüden beyaz teni barındırmıyordu. İskenderun doğumlu olan Devlet Devrim, koyu tenine zıtlık oluşturan mavi gözleriyle egzotik bir güzeldi. Sinemada istediği çıkışı neden yakalayamadığını bilemesem de Yeşilçam’ın görüp görebileceği en güzel kadınlardan olduğu kesin.

Birsen Menekşeli


Devlet Devrim’in ekürisi olan Birsen Menekşeli, 60’lar döneminin vamp güzellerinden. Aslında bakanda sıradan bir güzelliği varmış hissini uyandırsa da kadın oyunculuğa başlayınca aurasıyla izleyiciyi etkisi altına alıyordu.

Sevda Ferdağ


Aman yarabbi, bence kadının sözlük anlamıydı Sevda Ferdağ. Belki Türkan kadar güzel değildi ama listenin tamamından daha fazla bir auraya sahipti. Yani adete ve tanrı kadını yarattı cümlesindeki kadındı Sevda. Huzurunda bir dakika saygı duruşuna geçilmeli çünkü kadınlıktan vergi alınsa garanti vergi rekortmeni olurdu.

Sevda Nur


Çok baby face bir güzelliğe sahip olan Sevda Nur, Yeşilçam’ın gördüğü en vamp kadınlardan olmayı da başarıyordu. İki Gemi Yanyana filminde Suzan Avcı’yla Yeşilçam’ın ilk lezbiyen öpücüğünü gerçekleştirerek tarihe geçen Sevda, adeta minnoş bir esmer güzeliydi.

Semra Sar


Çok Fransız bir güzelliğe sahip olan Semra Sar, kısa kullandığı siyah saçları ve süt beyazı teniyle Yeşilçam’ın en güzel kadınlarındandı.  Herhalde beyaz ten, siyah saç uyumundan dolayı sinemamızda özellikle son dönemlerinde Ayşecik annesi rolleriyle akıllarda kalsa da bence Hayat Mı Bu filmindeki oyunculuğu daha dişe dokunurdu. Ha duru güzelliğine ise değinmeye bile gerek yok zaten resimden anlaşılıyor.

Mine Mutlu


Oyunculuğa başladığı ilk yıllarda Zeki Müren’in sevdiceği ya da Türkan Şoray’ın kızı rollerinde görünen masum esas kız Mine’nin sıfır vamplıkla nasıl yetmişler erotik furya döneminin aranan oyuncusu olabildiğini anlamak çok güç. Ya bir kere bu kızın çok masum, duru bir güzelliği var. Adeta minnoş, ponçik denilecek cinsten tatlı, sevimli bir kız. Erotik furya için vamp bir güzellik lazım, kedi gibi sevimlilik değil. Geçmiş gazetelerde yazanlara göre aşırı kaprisli bir kadınmış ve dönemim önemli yapımcılarından Fahir Seden’le kavga etmiş. Fahir bey, hasta olduğunu bahane ederek seti aksatıp Ankara’ya sevgilisiyle tatile giden Mine’ye resmen cephe almış. Mine’yle bir daha iş yapmayacağını bildirince diğer yapımcılar da onu takip etmiş. Bana üstteki durumun tek açıklaması bu gibi geldi. Kadına film teklifi gelmeyince ekonomik sıkıntıya girip furya filmlerine yönelmiş olabilir.

Zeynep Aksu


Türkan Şoray’ın fotokopisi gibi duran Zeynep Aksu, kendisine söz vermesine rağmen yurtdışına okumaya göndermeyen babasına inat artist yarışmasına girip kazanınca oyunculuğa başlamış. Çok tutucu birisi olan babasının isteği üzerine de aldığı ödülleri bile geride bırakarak sinemaya veda etmiş.

Feri Cansel


Yeşilçam’ın en güzel ve en vamp kadınlarından olan Feri Cansel, üstüne bir de en fotojenik olmayan güzeli olsa gerek. Kadını filmlerinde görseniz adeta bir tanrıça filan sanırsınız, o derece büyüleyici bir güzelliği var. Ama fotolarına bir bakıyorsunuz adeta sıradan hatta vasat bir kadın var karşınızda. Arkadaşımın babası vakti zamanında kendisini çıplak gözle görmüş ve gerçekten çok güzel bir kadın olduğuna bizzat şahit olup fotoğraf bile çektirmiş. Fakat arkadaşım fotoğrafın ellerine ulaşmadığını söylüyor. Galiba fotoğraf annesinin gazabına uğramış, yani benim annem olsa o fotoğrafı babama yedireceği için bir şey diyemiyorum. Feri hanım fotojenik olmasa da filmlerinden anlaşılacağı üzere Yeşilçam’ın en güzel kadınlarındanmış. Ama aynı zamanda en bahtsız esmerlerindenmiş. Cinayete kurban giden bahtsız kadını kendisi gibi oyuncu kızı bulup hastaneye kaldırsa da kıskanç sevgilisinin kurbanı olmuş Feri Cansel.

Yaprak Özdemiroğlu


Ünlü müzisyen Atilla Özdemiroğlu’nun ilk eşinden olma kızı Yaprak Özdemiroğlu, namı diğer Şekerpare, seksenler dönemi doğal güzelliği ve yeşil gözleriyle beyazperdeyi kendisine hayran bırakmış. Seksenler arabeskçi dizilerinin aranan ismi olan Yaprak arabeskçi bacısı ya da sevgilisi kontenjanından sürekli Eray Özbal’ın ağına düşüyordu.

Bonus: Korkusuz Korkak Esin



Tek filmle hafızalara kazınan Korkusuz Korkak’ın özel dosyalı memuresi Esin, Aynur Akkum, zamanın güzel ve vamp esmerlerinden. Belki birçok kişi Kemal Sunal filmlerinin adını karıştırır ama bu hanımı karıştırmaz. Misal birine Kemal Sunal’ın Korkusuz Korkak’ını sorun, çok ilgili değilse garanti hatırlamaz. Ama hani sekreter Esin vardı, özel dosyayla müdürün odasına giderdi deyin. Hemen Aaaa diye filmin tüm detaylarını saymaya başlar. İşte öyle akılda kalıcı bir güzellikti Aynur Akkum.

1 yorum: