Zamanında Güzellikleriyle Efsane Olup Yeşilçam’ı Sallamış
Birbirinden Güzel 20 Esmer
Geçenlerde Yeşilçam’da
az da olsa izleyiciyi güzellikleriyle etkileyen Avrupai güzelleri derlemiştim. Esmerlerin
neyi eksik deyip, bir de Yeşilçam’ın birbirinden taş esmerlerini derleyeyim
dedim. Üstelik bunlar sayıca yetersiz de değil, malum Akdeniz ülkesi olduğumuz
için esmer güzeller ülkemizde bolca mevcut. Sarışınlar ismiyle nam yapsa da
esmerin yerinin bir başka olduğu gerçeğini de göz önünde bulundurup Yeşilçam’ın
esmer güzellerini sizlerle buluşturuyorum. Ne demiş ünlü düşünür ve filozofumuz
İbo, esmersen güzelsin. Aşağıdaki listedeki ablalarımız da bu önermeyi
doğrulayacak cinsten. Not: Sırada kumrallar ve kızıllar var.
Oya Aydoğan
Aşık olunası bir güzelliğe sahip olan Oya Aydoğan, sıfır
estetikli şu gençlik haliyle resmen Allah’ın boş vaktine denk gelip özene
bezene yarattığı kulu gibi. Seksenler Yeşilçam sinemasının en güzel
esmerlerinden hatta en güzel kadınlarından olan Oya Aydoğan’ın güzellikte tek
rakibi Serpil Çakmaklı’ydı bence. Serpil’e oranla daha masum bir güzelliği olan
Oya, özellikle Arzu film dönemindeki Neşeli Günler’in Zeynep’i olarak masum
güzelliğin resmini çiziyor. En büyük rakibi Banu, güzellik tanrıçasıysa Oya,
güzelliğin kendisidir.
Perihan Savaş
Sinemanın en güzel esmerlerinden olan Perihan Savaş, iyi bir
oyuncu olsa da özel hayatındaki çalkantılarla zamanın magazin basınının da
önemli bir ismi. Sezercik serisinde Sezer’in gözünün içine bakarak fasulyeyi
gömmesiyle akıllarda yer etse de oyunculuğunun ilk yıllarında sosyal gerçekçi
akımım önemli filmlerinden Bedrana’da da oynamıştır.
Bahar Erdeniz
Türkan Şoray ve Zeynep Aksu ile beraber beyaz ten, siyah saç
akımının Yeşilçam’daki en güzel temsilcilerinden olan Bahar Erdeniz, mankenlikten
oyunculuğa geçenler kervanının en taş üyesidir. Engin Verel tarafından erken
keşfedilip nikah masasına oturtulduğu için sinemaya erken veda etse de beyaz
perdeye yansıyan güzelliği onu unutulmaz yapmaya yetmiş. Yumurcak Küçük Şahit
filminde katili oynayan Ekrem Bora’nın taş hanımı, kardeşlik ve aşk konulu dram
filmi Suçlu’nun Ayla’sı olarak gördüğümüz Bahar hanım hem güzel hem
başarılıydı.
Harika Değirmenci
Sadece iki filmle hafızalara kazınan Harika Değirmenci de
Bahar Erdeniz gibi mankenlikten oyunculuğa geçenlerden. Kadir İnanır’la
oynadığı Fırtına’da ayrı Tarık Akan’la oynadığı Aşk Dediğin Laf Değildir’de
ayrı güzel olan Harika, iki filmde de yakışıklı jönleri güzelliği ile baştan
şımarıklığı ile çileden çıkarmıştı. İşadamı sevgilisiyle evlenip sinemadan
elini eteğini çeken Harika’nın zamanında güzelliği ile ortalığın tozunu dumana
kattığı ortada. Filmlerdeki tiz sesinin aksine Sabır Taşım şarkısını okurken
bayağı tok bir sese sahip olduğu anlaşılan Harika’nın sesi de yüzü kadar
güzelmiş.
Serpil Çakmaklı
Seksenlerin en güzel esmerlerinden olan Serpil Çakmaklı’nın
izleyeni ekrana kilitleyen bir güzelliği vardı. Ferdi’ye ayrı Müslüm babaya
ayrı uzun hava okutacak bir güzelliğe sahip olan Serpil’in güzelliğine eş değer
tek esmer güzeli, seksenlerdeki rakibi Oya Aydoğan’dı. Hangisinin daha güzel
olduğu konusunda kararsız kalsam da Serpil, Oya’ya göre daha vamptı.
Türkan Şoray
Yeşilçam’ın esmer güzellerinin en kıdemlisi, deyim yerindeyse
esmeriçesi olan Türkan Şoray’ın estetikli de olsa izleyeni imana getirecek bir
güzelliği vardı. Üzgünüm Darwin, her şeye okey ama Türkan’ın estetikçisi
maymundan geliyor olamaz. Sen hiç sanat eseri gibi işlere imza atan maymun
gördün mü? İşte Türkan Şoray da sanat eseri gibi kadındı, kadını ekrandan alıp
güzelliğin karşılığı diye müzeye koysalar sırıtmaz.
Leyla Sayar
60’larda yeni dönem Cahide Sonku olarak lanse edilen Leyla
Sayar, Yeşilçam’a oyunculuğuyla damga vuramasa da bence Yeşilçam’ın gördüğü en
güzel kadınlardan. Siyah saç, yeşil göz ve beyaz teni bünyesinde barındıran
Leyla, izleyeni leyla edecek bir güzelliğe sahipti.
Hülya Darcan
Bir Bergüzar Korel annesinin çirkin olabilmesi mümkün mü?
Yeşilçam’ın en efsane esmer güzellerinden olan Hülya Darcan bu soruya ne
münasebet diye, cevap verircesine bir güzelliğe sahip. Bond serisi kızlarını
yamultan Tarkan serisi kızlarından olan Hülya, aynı zamanda Tarkan’ın ciddi
düşündüğü tek kızdı. Yani hem güzel hem endamlı hem de ciddi düşünülen bir
hanımdı kendisi.
Seher Şeniz
Yeşilçam’ın bahtsız güzeli Seher Şeniz’in hayatı yüzü kadar
güzel olmamış ve genç yaşında intihar ederek hayatına son vermiş. Playboy dergisine
soyunan ilk Türk olsa da çıplaklıktan utandığını dile getiren Seher’in en çok
istediği şey anne olmakmış. Özellikle yaptığı açıklamalar ve son mektubundan
psikolojisinin bayağı bozuk olduğu anlaşılan Seher’i gördükten sonra insanın
yüzü güzel olacağına bahtı güzel olsun sözüne hak veriyorsunuz.
Semra Özdamar
Hababam’ın güzel Semra hocası aslında toplumsal gerçekçi
sinemanın tanınan yüzü. Natürel bir güzelliği olan Semra Özdamar, Yeşilçam’ın
sıfır makyajla bile güzel olan nadide güzellerinden. Her ne kadar sosyal medya onu Cüneyt Arkın’la
oynadığı Yalnız Adam filminin kafadan kurşunlanmasına rağmen akıcı bir üslupla
konuşmaya devam eden fantastik kadın karakteriyle hatırlasa da Yeşilçam’ın en
aktivist güzeliydi.
Fatma Girik
Yeşilçam’ın belki de en maskülen güzeli olan namı diğer Fato,
siyah saç, mavi göz ve beyaz ten üçlüsünü bünyesinde barındırarak zıtlıkların
güzelliğini yansıtıyordu. Valla kadın annemin ideal güzellik anlayışına
uyuyordu. Babamın dünyada öyle kadın ne arar be diye, annemi terslediğini
hatırlıyorum da, Fato hanım işte tam o kadındı.
Devlet Devrim
Kendisi Fatma Girik’te bulunan üçlüden beyaz teni
barındırmıyordu. İskenderun doğumlu olan Devlet Devrim, koyu tenine zıtlık
oluşturan mavi gözleriyle egzotik bir güzeldi. Sinemada istediği çıkışı neden
yakalayamadığını bilemesem de Yeşilçam’ın görüp görebileceği en güzel kadınlardan
olduğu kesin.
Birsen Menekşeli
Devlet Devrim’in ekürisi olan Birsen Menekşeli, 60’lar
döneminin vamp güzellerinden. Aslında bakanda sıradan bir güzelliği varmış
hissini uyandırsa da kadın oyunculuğa başlayınca aurasıyla izleyiciyi etkisi
altına alıyordu.
Sevda Ferdağ
Aman yarabbi, bence kadının sözlük anlamıydı Sevda Ferdağ.
Belki Türkan kadar güzel değildi ama listenin tamamından daha fazla bir auraya
sahipti. Yani adete ve tanrı kadını yarattı cümlesindeki kadındı Sevda.
Huzurunda bir dakika saygı duruşuna geçilmeli çünkü kadınlıktan vergi alınsa
garanti vergi rekortmeni olurdu.
Sevda Nur
Çok baby face bir güzelliğe sahip olan Sevda Nur, Yeşilçam’ın
gördüğü en vamp kadınlardan olmayı da başarıyordu. İki Gemi Yanyana filminde
Suzan Avcı’yla Yeşilçam’ın ilk lezbiyen öpücüğünü gerçekleştirerek tarihe geçen
Sevda, adeta minnoş bir esmer güzeliydi.
Semra Sar
Çok Fransız bir güzelliğe sahip olan Semra Sar, kısa
kullandığı siyah saçları ve süt beyazı teniyle Yeşilçam’ın en güzel
kadınlarındandı. Herhalde beyaz ten,
siyah saç uyumundan dolayı sinemamızda özellikle son dönemlerinde Ayşecik
annesi rolleriyle akıllarda kalsa da bence Hayat Mı Bu filmindeki oyunculuğu
daha dişe dokunurdu. Ha duru güzelliğine ise değinmeye bile gerek yok zaten
resimden anlaşılıyor.
Mine Mutlu
Oyunculuğa başladığı ilk yıllarda Zeki Müren’in sevdiceği ya
da Türkan Şoray’ın kızı rollerinde görünen masum esas kız Mine’nin sıfır
vamplıkla nasıl yetmişler erotik furya döneminin aranan oyuncusu olabildiğini
anlamak çok güç. Ya bir kere bu kızın çok masum, duru bir güzelliği var. Adeta
minnoş, ponçik denilecek cinsten tatlı, sevimli bir kız. Erotik furya için vamp
bir güzellik lazım, kedi gibi sevimlilik değil. Geçmiş gazetelerde yazanlara
göre aşırı kaprisli bir kadınmış ve dönemim önemli yapımcılarından Fahir
Seden’le kavga etmiş. Fahir bey, hasta olduğunu bahane ederek seti aksatıp
Ankara’ya sevgilisiyle tatile giden Mine’ye resmen cephe almış. Mine’yle bir
daha iş yapmayacağını bildirince diğer yapımcılar da onu takip etmiş. Bana
üstteki durumun tek açıklaması bu gibi geldi. Kadına film teklifi gelmeyince
ekonomik sıkıntıya girip furya filmlerine yönelmiş olabilir.
Zeynep Aksu
Türkan Şoray’ın fotokopisi gibi duran Zeynep Aksu, kendisine
söz vermesine rağmen yurtdışına okumaya göndermeyen babasına inat artist
yarışmasına girip kazanınca oyunculuğa başlamış. Çok tutucu birisi olan
babasının isteği üzerine de aldığı ödülleri bile geride bırakarak sinemaya veda
etmiş.
Feri Cansel
Yeşilçam’ın en güzel ve en vamp kadınlarından olan Feri
Cansel, üstüne bir de en fotojenik olmayan güzeli olsa gerek. Kadını filmlerinde
görseniz adeta bir tanrıça filan sanırsınız, o derece büyüleyici bir güzelliği
var. Ama fotolarına bir bakıyorsunuz adeta sıradan hatta vasat bir kadın var
karşınızda. Arkadaşımın babası vakti zamanında kendisini çıplak gözle görmüş ve
gerçekten çok güzel bir kadın olduğuna bizzat şahit olup fotoğraf bile
çektirmiş. Fakat arkadaşım fotoğrafın ellerine ulaşmadığını söylüyor. Galiba
fotoğraf annesinin gazabına uğramış, yani benim annem olsa o fotoğrafı babama
yedireceği için bir şey diyemiyorum. Feri hanım fotojenik olmasa da
filmlerinden anlaşılacağı üzere Yeşilçam’ın en güzel kadınlarındanmış. Ama aynı
zamanda en bahtsız esmerlerindenmiş. Cinayete kurban giden bahtsız kadını
kendisi gibi oyuncu kızı bulup hastaneye kaldırsa da kıskanç sevgilisinin
kurbanı olmuş Feri Cansel.
Yaprak Özdemiroğlu
Ünlü müzisyen Atilla Özdemiroğlu’nun ilk eşinden olma kızı
Yaprak Özdemiroğlu, namı diğer Şekerpare, seksenler dönemi doğal güzelliği ve
yeşil gözleriyle beyazperdeyi kendisine hayran bırakmış. Seksenler arabeskçi
dizilerinin aranan ismi olan Yaprak arabeskçi bacısı ya da sevgilisi
kontenjanından sürekli Eray Özbal’ın ağına düşüyordu.
Bonus: Korkusuz Korkak Esin
Tek filmle hafızalara kazınan Korkusuz Korkak’ın özel dosyalı
memuresi Esin, Aynur Akkum, zamanın güzel ve vamp esmerlerinden. Belki birçok
kişi Kemal Sunal filmlerinin adını karıştırır ama bu hanımı karıştırmaz. Misal
birine Kemal Sunal’ın Korkusuz Korkak’ını sorun, çok ilgili değilse garanti
hatırlamaz. Ama hani sekreter Esin vardı, özel dosyayla müdürün odasına giderdi
deyin. Hemen Aaaa diye filmin tüm detaylarını saymaya başlar. İşte öyle akılda
kalıcı bir güzellikti Aynur Akkum.
Beni de buraya Aynur Akkum getirdi. :)
YanıtlaSil